Anadolu Kâşifleri, Karadeniz’i keşfederken doğanın mucizesine de şahitlik ediyorlardı. Yeşilin maviyle buluştuğu bu bölgede, bulutlar da gökyüzünden sık sık göz kırpmasa olmuyordu. Karadeniz’di burası… Boydan boya uzanan sıra dağların şekillendirdiği Karadeniz… Şelaleler, kanyonlar, göller, dağlar, yaylalar derken ayak basmadık hiçbir yer bırakamadılar. Yeşilin her tonuna doydular. Karadeniz insanının sıcaklığını içlerinde hissettiler. Hamsiyle arkadaşlık edip fındık yediler, çay içtiler. Birçok Karadeniz

Anadolu Kâşifleri, şimdi de Marmara Bölgesi’ni geziyor. Medeniyetler şehri İstanbul’da Hazarfen Ahmet Çelebi olup Galata Kulesi’nden boğaza uçtular. Fatih Sultan Mehmet gibi her bir tepeyi ayrı ayrı fethettiler. Geçmişe mercek tutup Romalılardan Osmanlıya kadar her milletin izlerini takip ettiler. Çanakkale’de bir destana şahitlik edip, Turuva’yla gizli taktikleri öğrendiler. Sakarya ırmağının coşkusunu hissettiler. Kâşiflerle birlikte Marmara’da bir keşfe çıkmaya var mısınız?

Güneşin ve Adaletin Tanrısı; Ra Ölüler Diyarı’nın Efendisi; Osiris Büyünün ve Yaşamın Tanrıçası; İsis Göklerin Koruyucusu; Horus Kaosun ve Çölün Tanrısı; Seth Bilgeliğin ve Yazının Tanrısı; Thot Adaletin ve Düzenin Tanrıçası; Ma’at Ölülerin Kalbini Tartan Tanrı; Anubis Kronik Kitap Mitoloji Serisi’nin yeni halkası Antik Mısır Mitolojisi, 180’den fazla görseliyle sizi Nil kıyılarının gizemli tanrılarına ve kadim uygarlığın büyüleyici atmosferine davet ediyor. Piramitlerin gölgesinde şekillenen ina

İmparatorlukların kaderini belirleyen ve çağların yönünü değiştiren büyük muharebeler… Cannae’de Roma’yı dize getiren Hannibal’dan Pharsalus’ta Pompey’i mağlup eden Caesar’a; Gaugamela’da Pers İmparatorluğu’nu yıkan Büyük İskender’den Malazgirt’te tarihin akışını değiştiren Alp Arslan’a; Fatih’in İstanbul’un fethiyle bir çağ kapatışından Napolyon’un Waterloo’daki düşüşüne; Berlin’de son bulan dünya savaşından Vietnam’ın kanlı ormanlarına… Peki bu savaşlar neden patlak verdi? Ordular hangi taktiklerl

“Bu kitapta insanın kendini ve dünyayı algılamasını; kendiyle, toplumla ve dünyayla ilişki kuruş tarzlarını; ‘can’ dediğimiz insanın kendi özünün, ‘yüz’ dediğimiz sosyal dünyada kendini ifade etmesini anlatıyorum.” Doğan CÜCELOĞLU Yaşamın dokusunu insan ilişkileri oluşturur. İki insan birbirinin farkına vardığı andan itibaren, söylenen ya da söylenmeyen her sözün, yapılan ve yapılmayan her davranışın mesaj değeri vardır. Üstelik sadece bizler birbirimize değil, içinde bulunduğumuz ortamlar da bize

“Kendine İyi Davran Güzel İnsan yayımlandığı tarihten bugüne tam 300.000 okurun kalbine dokundu. Bunun inanılmaz olduğunu düşünüyorum. Görüyorum ki hepimizin kendimize iyi davranmaya ihtiyacı varmış. Umarım önümüzdeki yıllar boyunca da okunmaya, insanlara iyi gelmeye devam eder.” — Beyhan BudakBazen ilaç niyetine hayatına aldığın şeylerin seni nasıl zehirlediğini göreceksin. Sen kendin için bir şey yapmıyorsan kim senin için bir şeyler yapacak? Sen kendi yaralarını kendin sarmadan kim sana yardım edebilir g

“Kubilay, karalarla çevrili bir halkın başında tarihin ilk büyük deniz imparatorluğunu kurdu. Onun komuta ettiği bozkır savaşçıları ulusu, belki de tarihte baskın, küresel bir açık deniz donanması yaratma olasılığı en düşük ulustu ama o bunu başardı.” Jack Weatherford Tarih sahnesine ilk çıktığında “niteliksiz bir prens” sayılan Kubilay (1215-1294), kısa sürede Moğol geleneğini aşarak bambaşka bir vizyon inşa etti. Çin’in kaderini belirleyen savaşlardan Japonya kıyılarındaki fırtınalara, Güneydoğu Asya

“Moğol orduları Ortaçağın sonlarında Yakın Doğu’ya vardıklarında, bölgeyi tamamen ve geri döndürülemez bir şekilde dönüştürdüler. Elinizdeki kitapta Moğolların olağanüstü eylemleri, derinlemesine araştırılıp zarif bir şekilde yazılmış.”—Dan Jones, Taht ve İktidar’ın yazarıYüzyıllardır Haçlı Seferleri, Ortaçağ Yakın Doğu’sunun hikâyesinin merkezinde yer alsa da bu din savaşları bölgenin karmaşık tarihinin yalnızca bir parçasıdır. Kudüs uğruna verilen mücadeleler, Latin krallıklarının çöküşü ve İslam dünyasın

Osmanlı İmparatorluğu’nun Siyasal ve Kurumsal Tarihi (1300-1792), klasik dönemlendirmeler ışığında “Kuruluş”, “Yükseliş”, “Duraklama” ve “Gerileme ve Küçülme” evrelerini yeniden ele alıyor ve Osmanlı tarihinin karmaşıklığını sade, anlaşılır bir dille sunuyor. Prof. Dr. Abdülkadir Özcan, uzun yıllara dayanan akademik birikimini elinizdeki kitapta derinlemesine bir bakışla okura sunuyor. Osmanlı tarih yazımında tartışmalı meselelerden biri olan kuruluş yılı meselesinden başlayarak, imparatorluğun yükselişini

Rus edebiyatının en çarpıcı karakterlerinden Raskolnikov, yalnızca bir roman kahramanı değil, insan ruhunun karanlık dehlizlerinde dolaşan bir figürdür. Yoksul bir hukuk öğrencisi olarak başladığı yolculuk, üstün insan teorisinin sınırlarını zorlamaya kalkıştığında bir trajediye dönüşür. İşlediği cinayet, onun yalnızca adaletle değil, kendi vicdanıyla da savaşmasına neden olur. Ancak bu hikâye, bir suçun anatomisinden ibaret değildir; Dostoyevski, insanın en derin çelişkilerini, ahlak ile iradenin çatışması

Bir Millî Mücadele RomanıPuslu, karanlık bir sokakta tedirgin bir adam. Fötr şapkasının siperliği altında, bir karartıdan ibaret olan yüzüne dair tek ayrıntı, kaytan bıyıkları. Eli belindeki revolverde, gözleri liman girişinde. 1921 yılı, herkes cepheye sevk emri alırken, onun bahtına Varna sokaklarında Yunanlarla Bulgarların arasında, kimin dost kimin düşman olduğunun belli olmadığı tuhaf bir savaş düşmüştür.Bir de ensesindeki deli; Binbaşı Ahmet Muhtar.Kurtuluş Savaşı sadece cephedeki muharebelerden mi ib

Ortadoğu’nun kaderini belirleyen en güçlü anlatılardan biri, “seçilmiş halk” ve “vadedilmiş topraklar” düşüncesi. Peki bu düşünce nasıl doğdu, yüzyıllar içinde nasıl dönüştü ve modern siyasetin merkezine nasıl yerleşti? Dinler tarihi uzmanı olan ve erken dönem Hıristiyanlık tarihine dair yaptığı nitelikli araştırmalarla tanınan Prof. Dr. Zafer Duygu, Vadedilmiş Topraklar’da Tanah’taki (Tora/Tevrat) köklerden başlayıp Birinci ve İkinci Tapınak dönemleri, Asur ve Babil sürgünleri, Pers hâkimiyeti, Helenistik

“Warren Buffett hakkında onlarca kitap yazılmış olsa da Glen Arnold, yatırıma ilgi duyan herkesin yeni şeyler öğrenebileceği bir eser ortaya koymuş. Buffett’ın başarısının nasıl tekrar edilebileceğini öğrenmeye hevesli olan tüm yatırımcıların mutlaka okuması gereken bir kitap.” — Richard Gill "Yatırım için olduğu kadar, hayat için de harika dersler." — John Chatfeild-Roberts Dünyanın en büyük yatırımcısı Warren Buffett'ın ilk 100 milyon dolarına ulaşması yaklaşık 40 yılını almıştır. Peki, bu devasa biri

“Onlar ağızlarıyla Allah’ın nurunu söndürmek istiyorlar; oysa kafirler istemeseler de Allah kendi nurunu tamamlayacaktır”                                 Saff,8   seyyid Hasan Nasrullah, direniş semasında parlak bir yıldız olarak zuhur etti. Zamanla o yıldız ışığını yayan bir aya tahavvül ederek karanlığın liderleri için bir kabusa dönüştü. Bu ayın nuru en kısa zamanda direnişin bağrında her yeri dolduracaktı. ‘Aya Dönüşen Yıldız’, direnişçi şehit Seyyid Hasan Nasrullah’ın destansı hayat hikâyesidir. Eser,

Demirle İnen Şifa Hadid Suresinden Dersler ve Tefekkür Pencereleri Bu kitap sizi; ayetleri teker teker ele alan kolay anlatımı, tarih ve siyer aktarımlarıyla desteklenmiş açıklamaları, uygulamaya dönüştürmenin önünü açan toplu soruları ile Hadîd suresi özelinde benzersiz bir yolculuğa davet ediyor. Surenin her ayeti açıklamaları düşünmeyi derinleştirecek, kavramları sentezlemeye, eleştirel bakışı geliştirmeye ve kişinin dünya görüşünü güçlendirmeye yarayacak şekilde tasarlanmış sorularla biti

Türkiye’de kültür, sanat ve edebiyat dünyasındaki gelişmelerin izini süren NODUL Almanak, 2024 yılının verimlerinin işlendiği ikinci sayısında farklı disiplinleri bir araya getirmeye devam ediyor. Edebiyattan çağdaş sanata, tiyatrodan tarihe, karikatürden sinemaya, müzikten spora kadar birçok disiplinde yıl boyu öne çıkan meseleleri, tartışma ve gelişmeleri merkezine alan NODUL Almanak, bugünün arşivini tutma iddiasıyla hareket etmeyi sürdürüyor. Yayın yönetmenliğini Şaban Özdemir, editörlüğünü Abdullah Ez

Ben Yasemin TÜYLÜ. Bu kitabı, çocuk kalbinin duyabileceği en güzel şarkıyı fısıldamak için yazdım. Bu sayfalarda sizi bekleyen her sözcük; bir hayalin, bir merakın ya da kahkahalı bir anın içinden süzülüp geldi. Kimi zaman bir rüzgâr kulağıma masallar fısıldadı, kimi zaman da bir çocuğun gözlerindeki parıltı oldu bu hikâyelerin ilhamı. Yazarken, içimdeki çocuğun sesini yeniden duydum; büyümeyi unutmuş gibi, saf bir merak ve sevinçle. Çünkü çocuk olmak; bir ağacın gövdesine sarılmak, bir kar tanesinin düşüşü

Bu çalışma; Türk toplumunun imparatorluktan millî devlete, ümmet yapısından millet hâline geçiş süreci ile Türkiye Cumhuriyeti'nin 1931 yılına kadar olan döneminde Türkçülük-milliyetçilik düşüncesinin merkezi durumundaki Türk Ocaklarının yeri ve fonksiyonunu ortaya koymaya yöneliktir. Bir diğer yönden, Türkiye Cumhuriyeti'nin ideolojik temelleri belli bir açıdan aydınlatılmaya çalışılmıştır. Konunun Türk Ocakları çerçevesinde ele alınmasının sebebi; çok milletli Osmanlı Devleti’nin kozmopolit yapısı içinde

ELEKTRİK MOTORUNU icat ederek elektriği evlerimize taşıdı. Alternatif akım, radyo, uzaktan kumanda, cep telefonları, internet gibi günümüzde hayatımızı kolaylaştıran birçok buluşun temellerini attı. Zamanının çok ötesinde fikirlere sahipti; öyle ki adı ‘çılgın dahi’ye çıktı. Enerjiyi ücretsiz bir şekilde tüm insanlığa ulaştırmayı hedefledi. Savaşları sona erdirecek fikirleri vardı ve tüm yaşamını bilime ve insanlığın yararına adadı. Bu uğurda yapayalnız ve beş parasız bir hayat sürse de bundan a

19. YÜZYILIN ortalarında İngiltere’de varlıklı bir ailede dünyaya geldi. Önünde konforlu bir hayat, güzel elbiseler ve büyük sofralar vardı. Fakat onun kalbini saran tek hayal hemşire olmaktı. Ancak bu hayal, o dönemde hem ait olduğu seçkin sınıfa hem de ailesine fazlasıyla aykırıydı. Hemşirelik, sadece yoksul ve çaresiz kadınların yaptığı bir iş olarak görülürdü. Fakat o, asla pes etmedi. Zengin bir ailenin ‘uslu kızı’ olmayı reddedip kendi yolunu çizdi. Kalbinin sesini dinledi ve tüm dünyayı etkileyen bir