Sonucu Daralt
Kategori
(x)Roman - Günümüz
Yayıncı Kategori
Etiketler
Yayıncı
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 100-120 / Aktif Sayfa : 6
Kezziban Götürler'in “Bakıcı Değil Evlat’ım; onlar seni bilmese de“ adlı eseri, edebiyat dünyamızın uzun yıllardır aradığı serinkanlı ama derinlikli bir gerçeği cesurca gözlerimizin önüne getiriyor. Kişinin, hayatın tekdüzeliği içinde yaşama sevincini yitirmemesi için sığındığı liman olan vicdan dünyasındaki ölçüyü Kur'an ile belirlemiş olan Rabbimiz Allah, tüm kâinat hakkında da vicdan ve hakkaniyet (adalet) prensiplerini uygulamamız gerektiği görüşünü beyan etmektedir. İşte elinizdeki bu eser; toplumun
48 TL.
Tükendi
...Sen artık onlar gibi görünecek Ve onlar gibi hareket edeceksin. Çok dikkat etmeli Ve asla deşifre olmamalısın. Gitmeden evvel söylemek istediğin Son bir şey var mı? dediğinde, İçeride bir sessizlik oluşmuş Ve O'da günlerdir zihnini kurcalayan O soruyu O'na sormaya karar vermişti... "Peki, Ya beni fark ederlerse?"
100 TL.
“Vakit gece yarısıydı. Bütün hazırlıkları tamamdı. Hedefine en iyi şekilde odaklanmıştı. İşin sonunda da mutlu sona ulaşmak istiyordu. Hata yapmayı kendisine yasaklamıştı. Yapacağı işleri kusursuz bir şekilde yapmayı planlamıştı. Hedefindeki kişinin durumuna göre hareket edecek ve onun hayatını kabusa çevirecekti. Planını devreye sokmak için elindeki malzemelere son kez göz attı. Çevresini iyice gözlemledikten sonra da saatini kontrol etti. Kapüşonlu montunun fermuarını çekti ve zamanın geldiğini düşünü
180 TL.
İstanbul'un her halini ve anını, konak ve köşklerinden, mesire yerlerine, semtlerinden, okullarına, yiyecek-içeceğinden sosyal hayatına kadar kaleme aldığı romanları ve gazete yazılarıyla adeta zapteden Sermet Muhtar Alus (1887-1952), 65 yıllık ömrünü İstanbul'a hasretmiş, durmadan onu kaleme almıştır. Alus’u Taha Toros'un kaleminden okuyalım: "Küçük yaştan beri İstanbul'un her semtine âşık olan bu konuda değişik kitaplarla ve yaşlı insanlarla haşır neşir olan, İstanbul'un bütün semtlerini titiz bir teces
300 TL.
Yeni evli bir çift olan Nevra ve Enes’in kâinatı tefekkür ederken birbirlerini keşfetmeleriyle başlayan bir hikâye... Aşkın en güzel hallerini yaşarken geçmişten gelen kelimelerin dağıttığı bir evlilik... Bir tarafta öfkesi söndükçe aklı ile kalbi arasında kalan Enes, diğer tarafta sevdiği adamın yokluğu ile tehdit edilen Nevra... İki aşık, bazen iki düşmana bazen de iki oyuncuya dönüşmelerine neden olan gerçekler ortaya çıktığında kendilerini sonunu göremedikleri bir yolda bulurlar. Geçmişin gölgesind
300 TL.
Halil güneşin simalara yansıdığı kavruk yüzlere baktı. İlk günleri hatırladı. Kavruk yüzleri, dağınık saçları, heyecanları, yüzlerde hiç eksilmeyen tebessümleri, yorgunlukları... Yaşar, Serhat, Binali, Hanım, Feride, Türkan, Bahar, Çiller, Gamze, Yasin, Elif, Taner, Ahmet, Hatice… Uzun uzun baktı. İçini tarifsiz bir heyecan doldurdu. Bir elindeki çiçeklere bir de çocuklara bakıp mırıldandı: “İşte bahar çiçekleri, işte ülkemin geleceği…” *** “Bahar Çiçekleri”, Anadolu'nun gönül coğrafyasında bir öğretme
350 TL.
AYAŞLI VE KİRACILARI “Memduh Şevket Esendal’ın Gorki ile Çehov ve Maupassant’a çok yakın hikâyelerine bir çeşit enstantane demek hiç de hatalı olmaz. O, Çehov’un ‘Güzel hikâye yazmak için yazdıklarımızın başını ve sonunu atınız’ nasihatini aynıyla tutmuşa benzer. Ayaşlı ve Kiracıları adlı büyük romanı yeni kurulan Ankara’nın havasında memleketteki seviye ve zihniyet farklarını kuvvetle gösteren bir eserdir. Bu hiç mütearrız görünmeden her söylemek istediğini söyleyen realizmi bugünkü edebiyatımız en canlı
80 TL.
OTLAKÇI “İnsanlara bakmasını da biliyordu. Kahvelerde tavla oynayan kendi halinde gözükenleri, pansiyonlardaki ilgiye layık görülmeyen kişileri merak ediyordu. Etrafında kaynasan insanlar içinden onun mevkiinde olanların yalnız icap ettiği, zaruri olduğu zaman sahte bir önem verdiklerine canla, zevkle, merakla bakıyor; onların yasayışından hikâyeler yapıyor, bize sunuyordu… Ondan bize güzel bir roman, güzel hikâyeler kaldı çocuklar. Mebusluklar, siyaset oyunları günü, hali doldurur, oyalandırır belki. Bö
45 TL.
MENDİL ALTINDA Haldun Taner’in, “Dil bakımından göze çarpan ilk hususiyeti, insana ilk bakışta belki kuru bile gelebilecek olan, berrak, temiz, sade - hattâ Ömer Seyfeddin'inkinden daha sade - bir Türkçe ile her kelimeye iki üç değil, bazen tek sıfat dahi eklemek ihtiyacını duymadan bir Merimée isabeti ve katiyetiyle yazışı ve anlatışıdır. Sade bu kadar değil. Diğer taraftan klâsik hikâye tarzını aşmak cesaret ve maharetini bütün Türk hikâyecileri arasında ilk olarak onda görüyoruz. Esendal kurulu bir zem
75 TL.
Ahmet Mercan abinin kaleminden/gönlünden süzülüp gelen “Hayat Defteri: Yarısı Sende” eseri bir derdin hikayesidir. Eser, her eve bir tane lazım kabilinden; Allah misafiri, dünya yolcularının her birine elzem bir kılavuz rehber kitap mesabesinde bir çalışmadır. Öyle ki eseri elinize alıp hızlıca şöyle bir karıştırdığınızda aklınıza hemen sıradan bir not defteri, biraz zorlasak hadi diyelim anı/hatıra defteri gibi gelebilir. Lakin unutmayalım ki uzaktan nur/ışık, nâr/ateş görünebilir. Dalmadan ne denizin
300 TL.
Gücünü, kasırgaya boyun eğmeyen bir ağaçtan alıyordu kulübe. Kökleri yerin derinliğindeki kayalara uzanıyordu. Bir yuva arayan herkesi göğsüne çağıran ulu ağaç ona da ikramda bulunmuştu. Kovuğu bir annenin göğsü gibi geniş ve merhametli, gövdesi bir babanın sarsılmaz bedeni gibi güçlüydü. Yaşlılar yapraklarının hışırtısını yorumlayarak bilgiye ulaşıyor, palamutlarının içindeki pelitler kimdir diye ayırt etmeden mahlûkâtı besliyordu. Fırtına bütün ağaçların belini bükerken meşe, kırılan dallarının yarasını s
180 TL.
BOZKURTLAR, Ateş çocuk dergisinin 7 Ocak 1937’de çıkan 7. sayısından, 29 ve 30. sayılar haricinde, 40. sayısına kadar tefrika edilip kitap olarak yayınlanacağı 1946’ya dek yarım kalan Bozkurtların Ölümü ve onun devamı olarak 1949’da yayınlanan Bozkurtlar Diriliyor’un, Ötüken Neşriyat tarafından 1973’te büyük yazarının lütufkâr müsaadeleriyle birleştirilip neşredilen ilk baskısında aldığı yeni ismidir. Birinci Gök Türk Kağanlığı’nın çöküşü ve Kür Şad önderliğindeki 40 Türk bahadırının canları pahasına esaret
1800 TL.
Yazı mı, tura mı? Bir gün hayatınızın pamuk ipliğine bağlı olduğunu hissederseniz ve zor bir seçim yapmak zorunda kalırsanız, gönül pusulanız kimi gösterir? Yaşam mı ölüm mü? Silah hem hayat hem ölüm olursa ve üzerinize ecelin gölgesi düşerse... AŞK mesafeleri mi sever? Yükselme tutkusu, kopan ilişkiler, aldatmalar ve aldanışlar... Rüzgârın önünde sürüklenen bir aile... İzmir'den Ağrı Dağı'na uzanan gizem dolu bir hikâye... Bir gün hayatınızı devedikenleri kaplarsa ve ömrünüz bir yapboz oyununa dönerse
350 TL.
Hayrettin Ziya Taluy ismi pek çoklarımız için hiçbir şey ifade etmiyor bugün. İşin hazin tarafı, Hayrettin Ziya yaşadığı dönem içinde de sesini duyuramamış, eserlerini geniş kitlelere tanıtmayı, okutmayı başaramamıştır.Merkezden uzak olduğu, edebi kamu içerisinde yer almadığı için hatır-gönül ilişkilerini kullanarak eserleri hakkında tanıtma yahut eleştiri yazıları çıkartamamış, muhtemelen dönemin önemli köşe yazarlarına, münekkitlerine, dergi sahiplerine birer nüshalarını bile yollamamıştır roman ve öykü d
300 TL.
George Sand (1804-1876): Asıl adı Amandine Aurore Lucile Dupin olan yazar, George Sand adını ilkkez, 1832’de yayımlanan Indiana adlı romanında kullandı. Toplumsal kurallara karşı çıkan kadın kahramanını savunduğu bu eseriyle kısa sürede ün kazandı. Daha sonraki eserleriyle özgürlük sorununu sadece kadınlarla ilgili olarak değil, daha geniş bir toplumsal bağlamda ele aldığını gösterdi. İlk kez 1851’de sahnelenen Molière’de büyük tiyatro ustasının hayatını olaylardan çok duyguların analizine odaklanarak oyunl
260 TL.
George Sand (1804-1876): Asıl adı Amandine Aurore Lucile Dupin olan yazar, George Sand adını ilkkez, 1832’de yayımlanan Indiana adlı romanında kullandı. Toplumsal kurallara karşı çıkan kadın kahramanını savunduğu bu eseriyle kısa sürede ün kazandı. Daha sonraki eserleriyle özgürlük sorununu sadece kadınlarla ilgili olarak değil, daha geniş bir toplumsal bağlamda ele aldığını gösterdi. İlk kez 1851’de sahnelenen Molière’de büyük tiyatro ustasının hayatını olaylardan çok duyguların analizine odaklanarak oyunl
60 TL.
TANITIM YAZISI Aslında hepimiz, anneliğe dair görevimizin ne kadar önemli olduğunun farkındayız. Çünkü her türlü kimlik probleminin de üstün ahlakın da kökeninde, bir anne olduğunu öğrendik. Bunu öğrendiğimiz için hepimiz, bir taraftan çocuklarımızı içlerindeki iyiyi köreltmeden büyütmeye, bir taraftan kendi dini yaşantımızı düzene koymaya, bir taraftan da annelerimizden devraldığımız kişiliğimizi iyileştirmeye çalışıyoruz. Yani değişmek istiyoruz. Bazımız, daha yolun başında bir engele takılıp gözl
250 TL.
Eylül gerek konusu gerek yapısı gerekse metinde geçen kahramanların ruh tahlillerine yer verilmesi gibi özellikleri bakımından Türk edebiyatının önemli romanları arasında yer alır. Mehmed Rauf, bu romanında esasında basit bir yasak aşk hikâyesini anlatmıştır. Fakat Eylül’ü farklı yapan en önemli özellik, eserin teması veya konusu değil; anlatım tarzı, yani üslubudur. Roman, üslûbundaki etkileyicilikten dolayı, yüzyıldan fazla bir süredir, Türk okurunun daima gündeminde kalmış; beğenilerek okunmuştur. Yazar,
380 TL.
Burhan Cahit Morkaya’nın ilk kez 1932 yılında İstanbul’daki İkbal Matbaası’nda basılan romanı Köy Hekimi, Suat Naci isimli genç bir doktorun Isparta’nın Bademli kasabasında başından geçenleri okurla buluşturur. Burhan Cahit’in Millî Mücadele’ye odaklandığı ve bütün bir savaş sürecini Bademli kasabasının sakinleri üzerinden anlattığı Köy Hekimi, babasız büyüyen çocukları, kendi kendine yetme mücadelesi veren insanları, erkeklerin cepheye sürüklendiği bir ortamda bütün iş yükünü üstlenmek zorunda kalan kadınl
260 TL.
Sıralama : Göster :
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 100-120 / Aktif Sayfa : 6