Sonucu Daralt
Kategori
Yayıncı Kategori
Etiketler
Yayıncı
(x)Kalem Yayınevi
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 53 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Ahmed Ziyaüddin Gümüşhanevi Hazret-lerinin Ehl-i Sünnet Akâidi ismiyle Türk-çeye kazandırılmış olan bu eserin müel-lif nüshasının Necdet Yılmaz hocamız tarafından hazırlanmış olan bu baskısı ilk defa neşredilmekte olup ilim ehlinin hizmetine sunulmuştur
500 TL.
Yaratıldıktan sonra cennete yerleştirilen insan Allah'ın yasağına rağmen şeytana uyarak hata yapmış ve tekrar cenneti kazanmak için dünyaya gönderilmiştir. Dünyada ise Allah insanı kendi halinde başıboş bırakmayıp peygamberler ve kitaplar göndermiştir. Bütün peygamberler insanları karanlıklardan aydınlığa, dalâletten hidâyete davet etmişler ve Allah'a giden yolun rehberi olmuşlardır. Ancak onların görevleri sadece uyarmaktır. Hiçbir kimseyi zorlamak değildir. Allah'ın peygamberlerle gönderdiği bu en h
180 TL.
Tevhid ilminden mahrum bıraktığımız evlâdımıza, bir ömür boyu çalışarak kazandıklarımızı versek dahi, o çocuğumuz mahşer günü, bu büyük dünyevî imkânları kendisine bıraktığımız için bizlere teşekkür etmez, bize Allah razı olsun. demez. Aksine yakamıza yapışarak Bana bu kadar servet yerine, tevhid ilminin dünya ve ahiretimi aydınlatacak olan nurlu yolunu niçin öğretmediniz? diye seslenir.
200 TL.
Menâkıb-ı Ziyâiyye adı altında topladığımız külliyat, Nakşibendî yolunun son büyük pirlerinden Ahmed Ziyâeddin Gümüşhânevî hazretleri merkezde olmak üzere selefleri ve haleflerinin hayatlarını, tasavvuf anlayışlarını ve irşatlarını anlatmak üzere, en yakın talebelerinden Mustafa Fevzi b. Numan tarafından kaleme alınmış üç eserden oluşmaktadır. Hilye-i Sâdât, Hediyyetü'l-Hâlidîn ve Menâkıb-ı Haseniyye'den müteşekkil bu üçleme; aşıkâne kasideler ve Nakşibendî büyüklerinin manevî makamlarını işaret eden menkab
400 TL.
İSLAM GARİP OLARAK GELDİ VE YİNE BAŞLADIĞI GİBİ OLACAKTIR. O HALDE NE MUTLU GARİPLERE. (Hadis-i Şerif) Kalbe düşen ani bir sancıyla başlayan önce vahşi çöllere oradan da insanın iç âlemine doğru yönelen bir arayışın hikayesi. Bu yolculuk bilginin merkezi olarak kabul edilen bir yerden vahşi çöllere doğru açılan ve bana hiç rahat yüzü göstermeyecek birçok yolculuklar zincirinin başlangıcıdır. Bayazîd-i Bestam'ın meşhur Aramakla bulunmaz, ama bulanlar ancak arayanlardır' sözünün peşinden çıkılan karşı konulma
200 TL.
İSLAM GARİP OLARAK GELDİ VE YİNE BAŞLADIĞI GİBİ OLACAKTIR. O HALDE NE MUTLU GARİPLERE. (Hadis-i Şerif) Kalbe düşen ani bir sancıyla başlayan önce vahşi çöllere oradan da insanın iç âlemine doğru yönelen bir arayışın hikayesi. Bu yolculuk “bilginin merkezi olarak kabul edilen bir yerden vahşi çöllere doğru açılan ve bana hiç rahat yüzü göstermeyecek birçok yolculuklar zincirinin başlangıcı”dır. Bayazîd-i Bestam’ın meşhur “Aramakla bulunmaz, ama bulanlar ancak arayanlardır’ sözünün peşinden çıkılan karşı kon
140 TL.
Ben gizli bir âlemde idim. Beni ve bendeki reyhâyı bilen Rabbim, beni o gizli âlemden görünür âleme çıkarıp kendisini benimle tanıtmayı murâd edince; mânâm maddeye dönüş yaptı, varlığımın etrafındaki sır perdeleri kaldırıldı. Benim her şeyim beni yokluktan var eden âlemlerin Rabbindendir. Bendeki bu güzel reyhâ da ondandır. Ben sizlere âlemlerin Rabbini tanıtmak için yaratıldım. Rabbim; beni, hakikatleri kulaklarıyla duyamayanların, gözleriyle göremeyenlerin benden yayılan reyhânın kaynağını arayarak hakika
120 TL.
Tevhîd ilmi, mektep sıralarından veya kitaplardan öğrenilen bir ilim değildir. Tevhîd ilmi, insanı Allah Teâlâ'ya kavuşturan, canlı cansız bütün varlıklarda saklı olan bir ilimdir. Bu ilim bir çiçeğin tomurcuğunda saklı olabileceği gibi semâlarda, denizlerde, toprağın altında kısacası bütün kâinatta ve özellikle de senin varlığında saklı olan hakikatlerden ibarettir. İnsanlar şirk ve inkâr gibi kötü ahlâklara sahip oldukları için eski devirlerde masum yavrularını diri diri toprağa gömmekteydiler. Bugün ise
200 TL.
İnananların itmi'nanını arttırmak, müsteşriklerin Kur'ân'a yönelik oluşturmaya çalıştıkları şüpheleri de izale etmek üzere bu eseri kaleme aldım. Hem okuyucuda, Kur'ân'da bir noksanlık ve kusur varmış izlenimi uyandırmayacak hem de yapılan çalışmanın içeriğini doğru ifade edecek bir başlık olması için adını İlâhî Kelâmın Müstesna Grameri koydum. Bu tesmiyede Kuraldışı, benzeri az bulunan, benzerlerinden ayrı, üstün olan, seçkin gibi anlamlara gelen müstesna kelimesinin tüm anlamlarından istifade etmeyi hede
40 TL.
Tükendi
Tasavvufun Mağrib'e girişi on birinci yüzyıl başları gibi oldukça geç dönemlerde gerçekleşmiştir. Bu da yaklaşık olarak şark İslâm dünyasından iki asır sonraya tekabül etmektedir. İlk Mağrib sûfîleri metafizik konularla ilgilenmekten çok zühd ve takva esasına ağırlık vermekteydiler. On ikinci yüzyıldan itibaren ise Şark İslâm dünya¬sındaki mutasavvıflara ve tasavvuf mekteplerine benzeyen yeni an¬layışlar görülmeye başladı. Endülüs'ün önemli kültür merkezlerinde yetişen mutasavvıflar hem fıkıh, hadis ve kelâ
250 TL.
Gerçekleşen fetih hareketleri sonucunda Mısır, Libya, Cezayir, Tunus ve Fas toprakları İslam Dünyasının en önemli bölgelerinden biri haline gelmiştir. Başta Kuzey Afrika olmak üzere Afrika coğrafyasının iç kesimlerine doğru Afrika kıtası fetih döneminden itibaren uzun soluklu bir süreçte İslamlaşmasını sağlamıştır. Bölge halklarının İslâm'ı din olarak benimsemeleri ise daha çok sûfîler vasıtasıyla gerçekleşmiştir. Afrika'da tarikat zümreleri gönüllere hitap etmiş, halkları İslâm'ın engin dünyasıyla buluştur
280 TL.
Mağrib tasavvufunun en önemli özelliği, Şark İslâm tasavvufu, Endülüs tasavvufu ve Afrika tasavvufunu mezceden bir gelenek olmasıdır. Cüneyd-i Bağdâdî, Ebû Medyen Şuayb el-Kirâm, Ebü'l-Hasan eş-Şâzilî, Süleyman el-Cezûlî ve Ahmed ez-Zerrûk gibi isimler, Mağrib tasavvuf tarihinin dönüm noktalarını oluşturmuştur. Mağrib'de kurulan erken dönem ribat ve zaviyeler, tasavvufî düşünceye merkezlik yapmışlardır. Merâkeş, Fes, Meknes, Sellâ, Tâdile, Dükkâle, Asafi, Tâze, Azmûr, Rekrâke, Sicilmâse, Ağmât, Der'a, Sebte
280 TL.
Eserde ele almış olduğumuz Fülânî Hareketi, Batı Afrika müslümanlarının bir deneyimidir. Başarı ve başarısızlıkları, müspet ve menfi yönleri, katkı ve zafiyetleri ile İslâm dünyasının yakın tarihteki bir tecrübesidir. Bireysel tekâmülü esas alması ve kişisel deneyimi ifade etmesi gerekirken, toplum mühendisliğine soyunan, siyasal renge bürünen tasavvufî isimlerin, niçin tutunamadığını gözler önüne sermektedir. Fülânî hareketi, Osman b. Fûdî ve Bello'nun başardığı dengeli politika ve uygulamaları sürdüremeyi
280 TL.
On dokuzuncu yüzyıl, İslâm dünyasında sömürgeciliğin yaygınlaştığı, İslâm dünyasının parçalanmaya yüz tuttuğu, ahlakî yozlaşmanın arttığı, kültürel ve manevî kimlikten uzaklaşıldığı, bid'at ve hurafelerin kol gezdiği, cehâletin yaygınlaştığı, sosyal, ekonomik, iktisadî, siyasî buhranların arttığı bir dönemdir. Bu dönemde ortaya çıkan Senûsiyye tarikatı, Muhammed b.Ali es-Senûsî tarafından Ahmed b. İdris'in öğretileri doğrultusunda kurulmuştur. ından Ahmed b. İdris'in öğretileri doğrultusunda kurulmuştur.
250 TL.
Sıralama : Göster :
Toplam 53 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1