Keşke böyle olsaydı! Keşke şöyle olsaydı! Sürekli keşkelerle endişelenip yoruluyor musun? Belki senin de kafanda bir Keşke Canavarı vardır. Onunla baş etmenin yolunu bu kitapta bulabilirsin

Have you ever looked fort he moon and found it missing? Amy has. One night, when her room felt too dark, she decided to follow the Moon's glow. In her dream, Amy flew past the stars and met the planets. There she discovered the real reason for the missing moonlight-the Sun didn't want to share. But Amy knew something very important: sharing makes everything brighter. With a little kindness, she showed the Sun how wonderful it is to share. And soon, the Moon was shining again thanks to teamwork. Hiç aya bakı

Ne Oldu Sana Balık? Küçük kırmızı balık çok üzgün. İçinde yaşadığı göl, mavi olması gerekirken kahverengiye dönmüş. Su da günden güne azalmış. Ali ve arkadaşları suyu artırmak ve daha temiz tutmak için bir plan yaptılar. Bakalım küçük kırmızı balık eski günlerine dönebilecek mi?

Nereden Çıktı Bu Köstebek? Köstebek Kösti çok dertli. Her yer çöp içinde! Çöpler yüzünden yolunu kaybetmiş. Ali ve arkadaşları çöplerden kurtulabilmek için bir oyun planladılar. Bakalım oyunu kim kazanacak?

Nereye Gidiyorsun Minik Salyangoz? Salyangoz Sali, yağmurlu havalarda dışarıda dolaşmaya bayılır. Ama insanlar bu minik canlıyı fark etmiyor. Salyangoz Sali, yavaş değil, belki de insanlar çok hızlı. Salyangoz Sali küçük değil, belki de insanlar çok dikkatsiz. Ali ve arkadaşları Sali ve diğer salyangozların rahat etmesi için harika bir fikir buldular. Bakalım Salyangoz Sali bu fikri beğenecek mi

Güne portakal kokusuyla uyanmayı çok seviyorum. Neşeli kahvaltılarımızı, Akşam işten dönen babamı kapıda karşılamayı, Onunla oyunlar oynamayı, Sohbet edip kitap okumayı, Ama en çok da babamı seviyorum. Seni çok seviyorum babacığım.

Güzel seyler olur hayatta bazen. Sevinir, mutlu oluruz. Bazen de yolunda gitmez bir şeyler. Kalbimiz kırılır, üzülürüz. Beklenmedik şeyler olur bazen de. Hayrete düşer, şaşırıp kalırız. Korkarız bazen bildiklerimizden, bilmediklerimizden. Bazen de öfkelenir, çatacak yer ararız. Bu duyguların hepsi normal, biliyor musun? Duygularımız bizim en değerli yanımız. Onlar olmasa yarım kalırız. Haydi kitaplarını eline al! Duygularınla tanışıp onlarla barışık kal.

Bir dönem “ailenizi bağışlayın”, “ailenizi sevin” öğütlerini duyduk. Ne yaşadığımıza ne hissettiğimize odaklanmadan kendimizi bunu yapmak zorunda hissettik. Bir dönem iyi ailenin olmadığını, ailemizi affetmeyebileceğimizi, ailemizin yanlış yaptığını duyduk. Acı çektik, uzaklaşmak istedik. Şimdi bu kitapta ise ailenizle olan ilişkilerinizde çocukluğunuza takılı kalmaktansa yetişkin olma sorumluluğunu kazanmamız gerektiğini ruhunuzun derinliklerinde duyumsayacaksınız. Hazırsanız eğer, çocukluktan yetişki

İki sınıf arkadaşı yaz tatilini ayrı geçirmek zorunda kalır. Asaf köye, amcasının yanına, Selim ise kendi köyüne dedesinin ve anneannesinin yanına gider. Fakat onları irtibatta tutan çok önemli bir araçları vardır. Mektup! Tatil boyunca yalnızca mektup yazarak haberleşirler. Her ikisi de bu tatilde ilkleri deneyimleme fırsatı bulur. Yaz Kur’an kursunda eğlenceli etkinlikler, ilk müezzinlik deneyimi, Formulaz yarışmaları, bir kayığın yapım aşamaları daha neler neler… Sen de Asaf ve Selim’in yaşadıklarını mer

Basit ifadesi; sadeliği, zarafeti, içtenliği, kendi gibi olmayı simgeler. Yani aslında çocuğu, çocukluğu taşır ruhunda. Peki, çocuklar için yazılanlar, çizilenler "basit" olursa bu bir eksiklik midir? “Basit” ve “iyi” aynı cümlede yan yana durabilir mi? Basitin Poetikası, çocuk edebiyatının özüne ışık tutan bir düşünce yolculuğu. Vefa Tasdelen bu kitapta, basitlik kavramı üzerinden çocuk edebiyatına derinlikli bir okuma sunuyor. Sadece metinlerin değil, onları kuşatan tüm dış etkenlerin de izini sürerek çoc

Din ve edebiyat, insanlığın en kadim değerlerinden ikisi olarak daima iç içe olmuştur. Dinin mesajı çoğu zaman edebiyatın diliyle taşınmış, edebiyat ise anlamını çoğu zaman dinî duyarlılıkla derinleştirmiştir. Bilal Kemikli Din, Dil ve Sanat adlı eserinde bu sarmal ilişkiyi titizlikle ele alıyor. Edebiyatın kuşatıcı gücünü merkeze alarak dinî düşüncenin dil, sanat ve estetikle kurduğu çok katmanlı bağı irdeliyor. Okur, bu kitapta sadece bir akademik inceleme değil, aynı zamanda düşünsel ve kültürel bir yolc

Günümüzde Hristiyanlık, dünyada en fazla mensubu bulunan din konumundadır. Çünkü Îsâ-Mesîh’in geri dönüşü üzerine temellendirilen bir inanç sistemi olarak Hristiyanlık, küresel ölçekte misyoner faaliyetler yürütmekte ve bu amaç doğrultusunda çeşitli ve yeni yollara başvuran bir din olarak temayüz etmektedir. Bu doğrultuda Îsâ-Mesîh, Kutsal Kitap ve yeniden doğuş vurgusuyla ön plana çıkan Evanjelik hareket ve Evanjelik gruplar dikkatleri çekmektedir. Evanjelik gruplar içerisinde önemli bir yere sahip olan Ku

Hz. Peygamber (sas) bir hadisinde “Seyahat edin, sıhhat bulun.” buyuruyor. Malum olduğu üzere ibadet maksadıyla sadece üç mescide seyahat edilebilir. Bu üç mescitten ikisi Haremeyn bölgesindedir diğeri ise Kudüs’teki Mescid-i Aksâ’mızdır. Bu mescitleri ziyaret ederken üç noktayı akıllarımızdan hiç çıkarmamak gerekir: 1. Makul ve güzel bir program yapmak 2. Orada yaşananları kayıt altına almak 3. Döndükten sonra güzel hatıraları sürekli tekrar etmek İşte elinizdeki bu Haremeyn Ajandası böyle bir niyet ile ol

Hicret, manevi inayet rehberliğinde ve bir kriz yönetimi stratejisi dâhilinde gerçekleşmiş sıra dışı bir hadisedir. Mekke’deki hicrete hazırlık aşamasından o zorlu sefere, Kubâ köyündeki geçici konaklamadan Medine’deki Mescid-i Nebevî’nin inşasına kadarki tüm süreçler, bu olayın sıradan bir hadise olmadığını göstermektedir. Bu kutlu seferin, şairlerin sadırlarında neye tekabül ettiğini ve satırlarına nasıl yansıdığını görmek bize daha anlamlı gelmektedir. Bu manzume de siyer-i Nebî’nin önemli merhalelerinde

İbrahim Alâeddin Gövsa’nın İlk Gençlik Hakkında Ruhiyat ve Terbiye Tetkikleri başlığıyla yayımladığı ve genişletilmiş ikinci baskısı 1927 yılında yapılan bu eser ilk gençlik çağı olarak adlandırılan “Bülûğ Öncesi” ve “Bülûğ Çağı”nda genç adaylarında ortaya çıkan ruh ve davranış değişikliklerini bütün yönleriyle ele alıyor. İlk gençlik dönemi “Psikoloji” ve “Terbiye-Eğitim” alanlarında yalnız gençler için değil, bilhassa aile ve eğitimcileri de yakından ilgilendiren bir değişim, dönüşüm adeta genç için bir “

Nübüvvet hem insanın gerçekliğine hem de toplumların ihtiyaçlarına uygun vazgeçilmez bir müessesedir. Yaratıcı ile insan arasındaki bağı güçlendiren, insana yaratılış amacını hatırlatan, her iki dünyasını da mamur etme imkânını öğreten, bireysel hayatı düzene koyan, toplumsal hayatın huzurlu ve adil bir zeminde yaşanması için ilkeler belirleyen nübüvvet kurumu sünnetullahın bir parçasıdır. Bununla birlikte tarihin her döneminde nübüvvet karşıtı bireysel görüş ve tezler yanında fikir akımı şeklinde bazı düşü

Arap coğrafyasının sorunlarıyla son derece duygudaşlık eden İtalyan ve Fransız kadim dostlarımla başta Filistin ve Irak olmak Üzere Arap dünyasını görüştük. Fransız dostum acı bir ses tonuyla, ''Sizde olup bitenlere bak. Her gün katledilen insanlar (...) bu aralıksız öldürmelere karşı Arap-İslam dünyasının sessizliği, Batı'da şu soruyu akla getiriyor. Çoğu Zaman gururla katledilen bu İnsanlar, sizin nazarınızda hiçbir ilgi çekmeyen hayvan familyalarına mı mensuptur? Şahsen Irak'ta yapılanları her düşündüğüm

Seyru sülûk mertebelerini ifade eden hâl ve makamlar, tasavvuf düşüncesinin teşekkülünde önemli bir rol oynamıştır. İlk dönemlerden itibaren sûfîler, tecrübe ettikleri bu hâlleri aktarmak üzere risâleler ve kitaplar kaleme almışlardır. Hâce Abdullah Herevî ise Menâzilü’s-sâirîn adlı eserinde bu makam ve hâlleri tasnif ederek daha sistematik bir yapıya kavuşturmuştur. Herevî, tasavvufî mertebeleri on bölüme ayırmış, her bölümde on kavrama yer vererek toplamda yüz terim/mertebeyi açıklamıştır. Onlu ve yüzlü