Arap coğrafyasının sorunlarıyla son derece duygudaşlık eden İtalyan ve Fransız kadim dostlarımla başta Filistin ve Irak olmak Üzere Arap dünyasını görüştük. Fransız dostum acı bir ses tonuyla, ''Sizde olup bitenlere bak. Her gün katledilen insanlar (...) bu aralıksız öldürmelere karşı Arap-İslam dünyasının sessizliği, Batı'da şu soruyu akla getiriyor. Çoğu Zaman gururla katledilen bu İnsanlar, sizin nazarınızda hiçbir ilgi çekmeyen hayvan familyalarına mı mensuptur? Şahsen Irak'ta yapılanları her düşündüğümde 'Vahşi hayvanlar, kurtlar ne kadar şerefli!' diye haykırmak istiyorum.'' derken; İtalyan dostum da ''Yaptığınız her şeyde birbirinizin haklarına saygı duymadığınız bir ortamda, bizden haklarınızı savunmamızı beklemeyin.Sizde insanlar şaşırtıcı derecede bir lakaytlıkla kolayca öldürülebiliyor. Sanki insanın sadece adı var ya da hiç yokmuş gibi. Hatta sizde herhangi bir şey, insandan daha değerli.Kendinizin bile hakir görerek yapmadığı şeyleri, bizden savunmamızı istemeyin.'' İtiraf etmeliyim ki, susmaktan başka söyleyecek bir şey bulamadım. Adonis, ''Bana ülkendeki kanunu söyle, sana oradaki hayatın ve insanın ne olduğunu söyleyeyim.''Kanunu değerli olmadığı ülkelerde insanın da değeri olmaz.'' diyor. Batılıların bu değerlendirmelerine karşı, ''Bizim bu hale gelmemize siz sebep oldunuz!'' diyerek beylik bir cevap vermek mümkün. Fakat adam sormaz mı? Sizin hiç mi aklınız yok,barış dini dediğiniz dinin öğretilerini okumuyor musunuz? Bir insanı öldürmenin bütün insanlığı öldürmek olduğunu bilmiyor musunuz?