Sonucu Daralt
Kategori
Yayıncı Kategori
Etiketler
Yayıncı
(x)İbn Haldun Üniversitesi Yayınları
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
Sıralama : Göster :
Toplam 74 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2
Bağış kampanyası, STK çalışmalarının sürdürülebilir olması adına yılın belli dönemlerinde gerçekleştirilen ve toplumun geniş desteği ile yürütülen organizasyonlardır. Bağış kampanyaları denildiğinde Türkiye’de sayılı alanlar akla gelse de spesifik başlıklarda da farklı bağış kampanyaları düzenlenebilir. Burada öncelenen husus, bağış kampanyasının fayda sağlayacağı insanlar ve coğrafyalardır. Bağış kampanyası, aynı zamanda bir organizasyon sürecini de içerir. STK, hitap ettiği hedef kitleyi bu organ
110 TL.
In Suhrawardī’s Criticism of the Philosophy of Ibn Sīnā, Tahir Uluç conducts an epistemological discussion on the relation between philosophy and mysticism. In this context, he aims to go beyond the common opinion, which assumes that in Islamic thought, philosophy depends mostly on rational means in its quest for truth, theology rests primarily on revelation and Sufism on mystical experience and vision. Throughout his study, he investigates the following question: Are the legitimate domains of operation of
240 TL.
Yeniçeriliğin kaldırılması olayı Osmanlı tarihinin en önemli hadiselerinden birisidir. Yüzyıllarca Osmanlı ordusunu zaferden zafere koşturan Yeniçeri Ocağı artık bozulmaya yüz tutmuş, tarihteki eski şanlı sayfalarına yakışmayacak hareketlerde bulunmaya başlamış, devletin sırtına yük olmuş, kargaşalara meydan vermiş, düzeni bozmak için gücünü olumsuz yollarda kullanmış ve nihayet adeta “kemâle erenin zevâli yakındır” sözünü haklı çıkarırcasına ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir. Osmanlı Devleti
230 TL.
فضل الأوقاف الَّتي ازدهرت في عهد الإمبراطوريَّة العثمانيَّة، أصبح في وُسْعِ المرء أن يولَد في بيت وقف، وينام في مَهْدِ وقفٍ، ويأكل ويشرب من ممتلكات، وقف، ويقرأ في كتب وقف، ويدرس في مدرسة وقف ويستلم راتبه من إدارة، وقف وعندما يموت يوضع في تابوت وقف ويدفن في مقبرة وقف. وكان الوقف بالتَّأكيد أحد المؤسَّسات الرئيسيَّة الَّتي تركت بصمةً غير خافية على جميع جوانب الحياة والمجتمع، بدءًا من نظام التَّعليم إلى الفن، ومن التَّكافل الاجتماعيِّ إلى التَّمدُّن، ومن وسائل النَّقل إلى الدِّراسات العلميَّة للحضارة التُّركيَ
170 TL.
Muʿtezile’nin “Usûl-i Hamse” olarak formüle ettiği doktrin ve bu temelde ileri sürdüğü görüşler, kelâm düşüncesinin diyalektiğinde esaslı bir etkiye sahip olmuş ve klasik kelâm tartışmalarının merkezini teşkil etmiştir. Bunun bir sonucu olarak Muʿtezile, karşıt söylem çevrelerinde yoğun bir atıf ve eleştiriye muhatap olmuştur. Muʿtezile’ye yönelik atıf ve eleştiri sürecinin özellikle Abbâsî reel politiğinde büyük kırılmalara neden olan Mihne hadisesinin ardından müesses hâle gelen yeni teo-politi
224 TL.
Yaşamımızı kolaylaştıran, birçok sorunla başa çıkma imkânı sunan, yaşam kalitemizi artıran teknolojik başarılar yeni kaygıları da beraberinde getiriyor, çeşitli kavramsal ve olgusal değişikliklere sebep oluyor, ahlâkî sorumlulukları, toplumsal ilişkileri dönüştürüyor.Yeni teknolojik gelişmeler, mümkün kıldığı eylem alanı ile değerlere ilişkin hazırlıksız olduğumuz yeni sonuçlar ortaya çıkarıyor, yeni soru ve sorunlarla bizleri karşı karşıya getiriyor. “Nasıl insanlar olmalıyız?” sorusu, insanlığın gücünü, t
270 TL.
ولد عبد العزيز بن أحمد بن سعيد الدميري المعروف بالديريني بقرية درين بمدينة الغربية بمصر سنة 612هـ. توفي سنة 694هـ ودفن في القرية التي ولد فيها. درس الديريني على كبار العلماء في عصره. أكمل تعليمه في سن مبكرة. كان شاعرا وزاهدا. كتب مؤلفات مختلفة خاصة في مجالات التفسير والكلام والفقه ونظم التنبيه والوجيز وغريب القرآن. اجتمع الديريني العلوم الظاهرية والباطنية في شخصيته العظيمة. لهذا السبب، اكتسب سمعة جيدة بين الشعب. في هذا التفسير المنظوم يشرح الديريني، الذي كان واحدًا من أهم الشيوخ في عصره في شمال إفريقيا، غرا
320 TL.
Allah (cc) yarattığı varlıkların özelliklerini, şuur sahibi olup olmadıklarını mutlak surette bilir. Tabiat varlıklarının varoluş mânasını ve hikmetini de insanlığa gönderdiği peygamber vasıtasıyla bildirmiştir. Bunu Kur’ân-ı Kerîm’de soyut ilkeler ve Hz. Muhammed’in (sav) sünnetinde somut hayat tarzı olarak görmekteyiz. Bu öğretiler ve yaşam tarzı; insanı kuşatan ve bir parçası olduğu kâinatı, metafizikle alaka kurarak tanıtır. Varlık âlemine tikel ve tümel olarak nasıl bakılması gerektiğini öğretir. Kuş
390 TL.
ولى ابن خلدون منصب قاضي قضاة المالكية خمس مرات في الفترة ما بين 786هـ و808هـ. رسالة ابن خلدون للقضاة وهي جزء من الإصلاح القضائي لابن خلدون في مصر. الرسالة على صغار حجمها تمثل مساهمة مهمة إلى فقه القضاء في الإسلام وانعكاساته الاجتماعية والسياسية، وعنوانها وتقسيمها ومنهجها غير مسبوق، صدرت عن شخصية فقهت الإسلام عقيدة وأخلاقا وشريعة، كلا متكاملا، وفقهت واقع الناس، والولاية القضائية وأثرها على متوليها وقدم المثل الأعلى الذي يجب أن ينشده القاضي المسلم من الفوز بمحبة الله ورضاه، فمن ثم استحقت واجب العناية والاهتما
70 TL.
Fütüvvet kavramı, Kur’ân-ı Kerîm’de Hz. İbrâhim ve Ashâb-ı Kehf’i niteleyen “yiğit, delikanlı” (Ar. فتى) kelimesinden türetilmiş ve “cömertlik, cesaret, gençlik, yiğitlik, mertlik, fedâ” anlamlarını ihtiva eden bir kavramdır. İslâm dünyasında, hem ferdin iç dünyasını hem de toplumsal ilişkilerini belirleyen Kur’an temelli erdemleri öne çıkaran tasavvufî bir kavram olarak kullanılmaya başlanmıştır. Müslüman toplumlarda fütüvvet kurumu, sosyal bir kavram ve tasavvufî bir anlayış olmasının yanı sıra, Ahîlik te
120 TL.
Bu kitap, Arapça öğretimi seri kitaplarında esas alınması gereken metodolojik temellerin atılmasına duyulan ihtiyaçtan doğmuştur. Zira anadili Arapça olmayanlara yönelik olarak hazırlanan Arapça öğretim serileri, metodolojik temeller olmaksızın açık ve güçlü bir usulle inşa edilemez. Fakat bahsi geçen metodolojik esasların ortaya konulmamış olması, son yirmi yılda Arapça öğretimi serilerinin hazırlanması alanında en büyük eksikliği teşkil etmektedir. Bu eksiğin giderilebilmesi için, bu metodolojinin bi
960 TL.
Tanzimat ile başlayan ve Mecelle ile devam eden süreçte her alanda olduğu gibi aile ahkâmında da önemli kırılmalar gerçekleşmiştir. Özellikle 19 yüzyılın sonları ve 20 yüzyılın başlarında Osmanlı aile hukuku alanında kanunlaştırma faaliyetleriyle birlikte kritik değişiklikler meydana gelmiştir. Bu değişikliklerin başında aile hukukuna dair ilk kanunlaştırma faaliyeti olan 1917 tarihli “Hukûk-ı Âile Kararnâmesi” gelir. Kararnâme, bazı meselelerde Hanefî mezhebinin dışına çıkması ve Yahudi ve Hristiyanlar
660 TL.
Sâdık Vicdânî, tarîkatlar ve silsilelerini kavramsal ve tarihsel olarak ele aldığı bu ansiklopedik eserini Melâmîlik, Kadiriyye Silsilenâmesi, Halvetiyye Silsilenâmesi, Sûfî ve Tasavvuf Kelimelerinin Asıl ve Menşe’leri Hakkında Tedkîkat ve Muhâkemât başlıklarını taşıyan dört ciltlik bir seri halinde hazırlamıştır. Serinin giriş bölümünde Vicdânî; tasavvufun kaynağının, şarkiyatçıların iddia ettiği gibi Hıristiyanlık, İran, Hint ve Yunan öğretileri değil, Kur’an ve Sünnet olduğunu vurgular. Bu bakımdan serin
84 TL.
Latin harfleriyle ilk defa yayına hazırlanan ve detaylı bir inceleme bölümüyle okuyucuya sunulan bu eser, Şah Veliyyullah ed-Dihlevî’nin Farsça olarak hazırladığı Fetḥu’r-Raḥmân fî tercemeti’l-Ḳurʾân adlı meâlinin Osmanlı Türkçesine birtakım katkılar ve ilâveler ile birlikte yapılmış tercümesidir. Şah Veliyyullah’ın erken dönem eserlerinden biri olan Fetḥu’r-Raḥmân Farsça yazılmış ilk tam meâller arasında yer almaktadır. Meâl telif tarzlarından biri olarak Şah Veliyyullah satırarası/satıraltı çeviri olarak
850 TL.
Latin harfleriyle ilk defa yayına hazırlanan ve detaylı bir inceleme bölümüyle okuyucuya sunulan bu eser, Şah Veliyyullah ed-Dihlevî’nin Farsça olarak hazırladığı Fetḥu’r-Raḥmân fî tercemeti’l-Ḳurʾân adlı meâlinin Osmanlı Türkçesine birtakım katkılar ve ilâveler ile birlikte yapılmış tercümesidir. Şah Veliyyullah’ın erken dönem eserlerinden biri olan Fetḥu’r-Raḥmân Farsça yazılmış ilk tam meâller arasında yer almaktadır. Meâl telif tarzlarından biri olarak Şah Veliyyullah satırarası/satıraltı çeviri olarak
1960 TL.
Son yıllarda Türkiye’deki akademik çalışmalar da dâhil olmak üzere modernleşme öncesi tecdîd hareketlerine ilginin giderek arttığı görülmektedir. Bu bağlamda 17. ve 18. yüzyıllarda uç veren ihyâ tasavvurları, sonraki yüzyıllara damgasını vuran modernleşme hareketlerinin tarihî seyri içinde anlaşılmasını teklif eden yeni bir perspektifle ele alınmaktadır. Batılı tarih tasavvurunda İslâm toplumu için siyasî ve ilmî bir çöküş dönemi olarak kabul edilen 18. yüzyılda İslâm coğrafyasının farklı bölgelerinde ortay
588 TL.
This case study is based on Stakeholder theory of Edward Freeman who was first described by it in his landmark book, Strategic Management: A Stakeholder Approach (1984). It suggests that shareholders are merely one of many stakeholders in a company. Stakeholders are a group of people who can affect or can be affected by the actions a business company. The stakeholder ecosystem, this theory says, involves anyone invested and involved in, or affected by, the company: employees, environmentalists near the comp
240 TL.
Şerhler, İslâm ilim ve eğitim tarihinde hem vazgeçilemeyen kaynaklar olmuş hem de eleştirilerden uzak kalamamıştır. İlimlerin teşekkülünün ardından kurucu metinler telif edilmiş, ulemânın bu metinleri daha anlaşılır kılma çabası ve isteği şerh yazıcılığını doğurmuştur. Telif geleneğindeki yerini almasının ardından hadis şerh yazıcılığı, oldukça zengin bir literatürün teşekkülünü sağlamıştır. Çoğunlukla içerik analizine dayalı araştırmalar ile hadis şerhçiliğinin genel özellikleri belirlenmiş ve eserlere d
285 TL.
Through the prism of Richard Lachmann’s ‘elite conflict theory of historical contingency,’ this book brings a new perspective and a fresh interpretation to the study of the attitudes of the Ottoman central ulema toward the pre-Tanzimat Westernizing reforms. Contrary to the prevailing view of intra-elite vertical dichotomy conflict as the primary basis for ulema reacitions, this research proposes inter-elite horizontal conflict as the root cause for the failure of the reform initiatives. Moreover, this study
360 TL.
İbn Haldun Üniversitesi Yayınları olarak hazırladığımız bu eser, Osmanlı coğrafyasının tamamında, çeşitli dönemlerde, Osmanlı âlimleri tarafından telif edilmiş tefsirlerin tahkikli neşirlerinin okuyucuyla buluşturulması gayesini taşıyan “Osmanlı Müfessirleri Neşir Projesi” kapsamında yayınlanan ikinci eserdir. Serinin ilk neşri Fatih Sultan Mehmed’in hocası, büyük Osmanlı âlimi ve müftüsü Molla Gürânî’ye ait (ö. 893/1488) Ġāyetü’l-emânî fî tefsîri’l-kelâmi’r-rabbânî (2019) isimli tefsir idi. Serinin
3300 TL.
Sıralama : Göster :
Toplam 74 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2