Sonucu Daralt
Kategori
Yayıncı Kategori
Etiketler
Yayıncı
Fiyat Aralığı
Eser Sahibi
(x)Mustafa Kara
Sıralama : Göster :
Toplam 24 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
On beş asırlık tasavvuf tarihi içinde Cumhuriyet dönemi elbette hususi bir yere sahiptir. Tasavvufi hayat açısından Aralık 1925 tarihi bir dönüm noktası olmuş, yüzyıllardır var olan tekkeler kapanmış, İstiklal Harbinin lojistik kaynaklarından biri olan dergahlar sırlanmıştır. İlk meclisin açılışında ziyaret edilen Hacı Bayram Veli’nin türbesiyle birlikte bütün türbelere kilit vurulmuştur. Şeyh, derviş, mürid, halife, çelebi, dede, baba gibi terimlerin kullanılması dahi yasaklanmış, tasavvufla ilgili neşriya
330 TL.
“İslâm’ın sadasını, hakikat davetiyesini yedi iklim dört köşeye kim ulaştırıyor? Bugün için ‘Rabbinin yoluna hikmet ve güzel öğüt ile davet et’ emrinin gereğini kimler yapıyor?” Doğu’da Ahmet Yesevî’den başlayıp ipek yolunu kat ederek Avrupa’nın ortasındaki Blagay Tekkesine ulaştığınızda yine aynı dervişin ismini duyarsınız. İbn Arabî hayranı olan Cezayir’in milli kahramanı Abdülkâdir Cezâiri’nin de Kuzey Afrika’dan Bursa’ya gelerek Şazelî dergâhını kuran Ali Mağribî’nin de zikri birdir. Cem Sultan’ın önem
220 TL.
XV. yüzyılda Abdürrahim Merzifonî, Türkistan’da seyrusülûkunu Zeynüddin Hâfî’nin yanında tamamladıktan sonra mürşidi onu şu cümle ile Diyâr-ı Rum’a yani Anadolu’ya gönderir: “Bir aşk kütüğü yaktık, Rum üzerine attık.” Tasavvuf kültürü sûfîler, kitaplar, tarikatlar ile birlikte bir diyardan başka bir diyara ulaşır. Dervişlerin ulaştığı şehirler, tarikatların yerleştiği beldeler, kitapların buluştuğu çehreler yeni anlayışlar ortaya çıkarır. Doğu topraklarından Anadolu’ya gelen sûfîler, tasavvuf kültürü ve neş
300 TL.
Oğlum Ömer Faruk 1989, babam Mehmet Efendi 2011, annem Fatma Hanım 2015'te vefat etti. Onlarla ilgili olarak kaleme aldığım hissiyatımın yıllar sonra bir risale halinde bir araya geleceğini nereden bilebilirdim? Üstelik oğlumun vefatından sonra yazdığım yazıyı bugüne kadar hiç kimseye göstermedim. Babamın vefatından sonra dergilerde yayınlanan röportajlarım bir tarafa bu eserdeki yazının müsebbibi kardeşim İsmail Kara'dır. Kutuz Hoca'nın Hatıraları isimli eserin genişletilmiş ikinci baskısı için her üçümüzü
95 TL.
Medeniyetler, ilim, felsefe ve sanat üçlüsünün üzerinde oturur. Bir başka üçlü tasnif yapılırsa şöyle de denilebilir; Medeniyetler kişiler, kitaplar ve kurumlarla oluşumunu tamamlar. Kişiler ile âlim, filozof ve sanatkârlar, kitaplarla bu şahsiyetlerin kaleme aldığı farklı dillerdeki eserler, kurumlar ile de yine onların desteğiyle hizmete sunulan hayatın çok değişik alanlarındaki müesseseler ve onların temsilcileri kasdedilmektedir. İşte medeniyetimizin, Bursa’mızın, kültür tarihimizin önemli şahsiyetleri
70 TL.
Hz. Peygamberden sonra hem mezhepler hem de tasavvuf ekolleri şekillenmeye başlayıp, asırların arasından süzülerek bugünlere kadar geldiler. Farklı coğrafyalarda ve farklı zamanlarda pek çok İslam büyüğü zamanını, çevresini ve sonrasını şekillendirdi, şekillendirmeye devam ediyor. Anadolu’nun İslamlaşma tecrübesindeki önemli yeri ve Osmanlı İmparatorluğu içindeki kurucu rolüyle beraber Hacı Bektaş Veli bugün dahi kalplerde hükmünü icra ediyor. Mustafa Kara bu kıymetli eserinde Hacı Bektaş Veli ve Bektaşî
110 TL.
“Nefis terbiyesi, ruh tezkiyesi, kalb tasfiyesi, gönül eğitimi adını alan ve bizim kültürümüzde tasavvuf diye isimlenen faaliyet alanı medeniyetimizin en dikkat çekici manzaralarından biridir. Çünkü o, insanın esrarengiz yönü olan gönlünü ele almakta, onun imkânlarını genişletmekte ve onu saf hâle getirdikten sonra kalbin sırlı yoluyla yaratıcısına yönlendirmektedir.” Dinin ruhi ve ahlâkî yönüne vurgu yapan tasavvuf kültürü on beş asır içinde İslâm’ın gittiği her yere gittiğinden tüm coğrafyaları kapsayacak
350 TL.
İslam kültür ve medeniyet tarihinin ana alanlarından bir olan Tasavvuf tarihi ile ilgili araştırmalar yeni ise de bu kültürün unsurlarını bize aktaran kaynak eserlerin kaleme alınması çok eskidir. İslamın ilk yüzyıllarında daha çok tasavvuf terimlerine açıklık getirmek isteyen eserlere, X. yüzyıldan sonra tabakât/biyografi yazma boyutu ilave edilmiştir. 12. yüzyıldan sonra tarikatların sahneye çıkmasıyla birlikte yaygınlık kazanan tasavvufî hayat ve müesseseler, vakıfların da desteğiyle sosyal hayattaki tes
500 TL.
Büyükler, peygamberlerden sonra Allah'ın bizim için açtığı lütuf kapılarıdır. Onların yaydığı ışık sadece bir şehir, bir ülke ve bir dönem için değildir. Tıpkı peygamberler gibi bütün insanlık âlemi içindir. Onların gönül dünyası herkese 'gel' diyebilecek bir genişliktedir. Âdemoğulları, onların tertemiz 'çeşme'lerinden kana kana su içebilmeleri için bütün tedbirleri almalı, tüm çarelere başvurmalıdır. Bu kitap, yaşadığımız coğrafyayı varlıklarıyla bereketlendiren üç erenin fikirlerini yine kendi eserlerin
280 TL.
Allah'ın ilk yarattığı şey akıldır yani kalem. İbn Arabî İnsan ağaç ve kitap. İnsan ağaç ilişkisinin sürekli olduğunu anlatmak için şöyle derler: Beşik de ağaçtan tabut da. Fakat biz şimdilik bu konuyla ilgilenmeyeceğiz. Kitap için Batı dillerinde kullanılan book/Buch, kayın ağacı anlamına gelen boc'dan, codex ise ağaç gövdesi manasına gelen caudex kelimesinden türetilmiştir. Kitap ise Arapça, toplamak, dikmek, bağlamak, inci tanelerini dizmek, deri veya kumaş parçalarını birbirine eklemek, yazmak gibi an
150 TL.
Selefî hareketin Şeyhu'l-Islâmı Ibn Teymiye ve tasavvuf yolunun Şeyhu'l-Ekberi Ibn Arabî... Tarih boyunca pek çok ayrışmaya ve hatta savaşlara neden olan tartışmaların iki kutbu... Tasavvuf tarihi alanında öncü çalışmalara imza atan Mustafa Kara'nın bu ilk akademik metni, Islâm tarihinin bu iki büyük şahsiyetini karşılaştırmalı olarak analiz ediyor. Günümüze kadar gelen bu alandaki karmaşaya bir açıklık getirmesini umarak...
115 TL.
Benim yetişme tarzım rasyonalisttir. Hukukî çalışma ve incelemeler bana, inandırıcı bir şekilde tarif ve ispat edilemeyen her şeyi reddettirmiştir. Muhakkak ki, ben namaz, oruç vesaire gibi İslâmî vazifelerimi tasavvuf! sebeplerle değil, hukukî sebeplerle ifâ ediyorum. Rendi kendime diyorum ki: Allah benim Rabb'imdir. Sâhib'imdir. O bana bunları yapmamı emretmiştir, o halde yapmalıyım. Bundan başka, hak ve vazife birbirine bağlıdır. Allah bunları ben istifade edeyim diye bana emretmiştir; şu halde ben O'na
550 TL.
Hem bir yaşama biçimi hem de bir bilgi edinme yolu olarak tasavvufun İslâm kültüründe çok etkin ve yaygın bir yere sahip olduğu bilinen bir gerçektir. 3918 yılında sırf İstanbul'da faaliyette bulunan dergâh sayısının üçyüze yaklaşması bu konuda bir fikir verebilir.Elinizdeki eserde tasavvuf ve tarikatlar, tarih içindeki gelişme çizgileri de gözönünde bulun-' durularak, ana hatlarıyla verilmeye çalışılmış; Giriş'te genel bilgiler, tasavvuf, sufî ve ilgili terimler, 1. bölümde tasavvufun Kur'an ve hadisteki k
220 TL.
Dergâh, âsitane, ribat, zaviye, hankah gibi isimlerle de anılan tekkeler, tasavvuf hareketinin müesseseleri olarak ele alınmalıdır. Diğer Islâmî ilimlere göre medrese ne ise tasavvufa göre tekkede odur.Son ikî asırdır tasavvuf kadar tekkeler de çoğunlukla menfi olarak değerlendirilmiş, İslâm dünyasını gerileten geçerliliğini kaybetmeye başlamıştır. Afrika ve Asya'da olduğu gibi Avrupa'da da Islâmiyetin tasavvuf ve tekkeler vasıtasıyla yayılmaya başlaması ve hız kazanması bu zihniyeti değiştiren en mühim seb
250 TL.
Devamlı hasret olan vecd ile, niha-î vuslat hali yaşatan huzur, acaba birbirinin zıddı haller midir? Görünüşte öyle olmakla beraber, hakikatte vecd ile huzur, birbirine zıt ve aykırı davranışlar değildir. Tasavvufun gayesi olan huzura, vecd yolu ile ulaşmak zarûridir. Ancak, huzura ulaştıktan sonra, dervişte vecd yok olmuyor. Aynı huzur mertebesinin, hayatının her ânında bozulmadan, zayıflamadan devamı mümkün olmadığına göre, derviş huzura yükselmek için her defasında vecdin kanatlarını açmaya muhtaç oluyor
550 TL.
Toplum içinde insanlar var olmak için amansız bir yarış içinde. Helal ve haramın daha çok birbirine karıştığı, güçlünün güçsüzü ezdiği global dünyanın hayatı içindeyiz. Yemek alışkanlıklarımıza, aile ev ve iş düzenimize, toplum yaşayışımıza global iktisat ve ahlâk anlayışı hakim oldu. Hız bağımlısı olurken tahammülsüz olduk. Ferdin sıkıntıları ve rahatsızlıkları ilaç bağımlısı bir yapı getirdi. Bu ortamda Mustafa Kara Gönül Mektupları ile insanımızı kalp gözünü açarak gönül yolculuğuna çıkarmak istiyor.
290 TL.
Aziz Dost! Bana uzun mektuplar yaz cümlesiyle sona eren nâmeniz elime geçtiğinde Muharrem ayı girmişti. Muharremin hüznü, Kerbelânın melâli ufkumuza gerilmişti Büyük şâirimiz melâli anlamayan nesle âşinâ değiliz demişti. Bütün İslâm âlemi bu elîm olayla haşir-neşir iken yeni bir kasırga daha geldi Kerbelâ üzerine ABDİngiltere başta olmak üzere savaş koalisyonu oluşturuldu. Kana susayan YYO (Yeni Yezid Ordusu) bombalamaya başlamıştı Hüseyinin memleketi Kerbelâyı, Rifâînin memleketi Basrayı, İmam-ı Azâmın, Ge
88 TL.
Tükendi
Son kırk yılda yazılan ve değişik yerlerde yayınlanan makale,tebliğ ve incelemeleri bir araya getiren projenin üçüncü halkası ilehuzurunuzdayız.Birincisi Türk Tasavvuf Tarihi Araştırmaları, ikincisi Dervişin HayatıSafînin Kelâmı adlarıyla neşredilmişti. Bu eserimizin adı ise BuharaBursa Bosna.Tasavvuf kültürü ile ilgili yaptığım araştırmalarda dikkatimi çeken vetakip etmekten zevk aldığım konulardan biri de kültür unsurlarınıninsanlar arasında akışı ve bu akışın soluklanma durakları olarakgördüğüm şehirlerd
550 TL.
28 Şubatta toplanan MGKya sunulan raporlardan biri de tarikatlarla ilgili idi. 17.01.1997 tarihli Milliyet gazetesine göre Emniyetin Tarikat Raporunda İstanbuldaki tekke ve tarikatların dökümü veriliyor. Tekke sayısı 1991 de 307 iken son beş yılda 560a yükselmiş Bu rakamlar üzerine hayretle eğilirken gördüm ki günah benimmiş. Tanzimatın 150. yılı sebebi ile 1989da Kültür Bakanlığınca Ankarada tertiplenen ilgili sempozyuma sunduğum Tanzimat Dönemi ve Tasavvufî Hayat isimli tebliğimdeki rakamlar yüz senelik
160 TL.
Dinin derûnî boyutunu kavramadan; iman ve ahlakın huzur dolu denizine açılmadan mahabbet ve meveddetin mevhibelerinin tadına varmadan dini anlamak da, anlatmak da mümkün değildir. Gönül merkezli bir hayatı öngören din, tartışma zemininde, kavga ortamında egoların öne çıktığı meclislerde aktarılamaz, benimsetilemez, sevdirilemez. Bu alanda laf ebeliği ve retorik geçerli değildir. Bazen bir tebessüm yıllardır fethedilemeyen bir kaleyi fethedebilir. Bazen güzel bir söz yıllardır sağır olan bir kulağın duyma yo
140 TL.
Sıralama : Göster :
Toplam 24 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1